T.C. TARIM VE ORMAN BAKANLIĞI

1 EKİM İTİBARİYLE ‘SU YILI’ BAŞLADI

Yayın Tarihi : 1.10.2024

Su yılı; su kaynaklarının yönetimi, izlenmesi ve değerlendirilmesi amacıyla kullanılan bir zaman dilimidir. Bu kavram, özellikle iklimin ve yağış rejimlerinin belirgin farklılıklar gösterdiği bölgelerde suyun planlı bir şekilde kullanılabilmesi için oluşturulmuştur. Takvim yılına uymayan bu dönem, belirli bir yıl içindeki yağışların, yerüstü-yeraltı sularının ve buharlaşmanın etkili bir şekilde takip edilmesini sağlar. Türkiye'de su yılı 1 Ekim'de başlayıp 30 Eylül'de sona ermektedir.

Su yılının başlangıcı genellikle yağış sezonunun başlangıcına denk getirilir. Türkiye'de sonbahar ayları yağış sezonunun başladığı dönemdir. Yağışların bu dönemde başlaması, suyun birikmeye başladığı ve akarsuların, barajların, göllerin dolmaya başladığı zamandır. Yaz ayları boyunca sıcaklıklar yüksek olduğu için su kaybı artar. Bu nedenle, su yılının bitişi yaz sonu olan Eylül ayı sonunda olur. Akarsuların akış miktarları, göllerin doluluk oranları ve yeraltı sularının seviyeleri su yılı boyunca takip edilir. Bu veriler, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı ve su bütçesinin çıkarılması için kullanılmaktadır.

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılmış olan yağış gözlemlerine göre, 1 Ekim 2023-31 Ağustos 2024 dönemini kapsayan yağışlar normal civarı ve geçen yıl yağışlarının üzerinde gerçekleşti. Türkiye geneli su yılı yağışı 563.1 mm, normali (1991-2020) 548.5 mm ve geçen yıl aynı dönem su yılı yağışı 523.7 mm'dir. On bir aylık kümülatif yağışlar geçen yıl aynı dönem yağışlarına göre %7,5 oranında artma göstermiştir.

Yağışlar; Edirne'nin kuzeyi, Ege Bölgesi'nin güneyi, Afyonkarahisar çevresi, Antalya'nın batısı, Ankara'nın güneybatı kesimleri ile Eskişehir, Konya çevrelerinde %20'nin üzerinde azalma gösterirken; Giresun, Rize, Trabzon çevreleri, Doğu Anadolu Bölgesi'nin orta kesimleri ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin kuzey kesimlerinde %20 artış kaydedilmiştir. Şırnak ve Hakkâri çevrelerinde ise artış oranı yer yer %60'ın üzerine çıkmıştır.

SU KAYNAKLARININ VERİMLİ KULLANIMI İÇİN ADIMLAR

Su yılı, su kaynaklarının kullanımının planlanmasında önemli bir rol oynar. Kuraklık Yönetim Planları ile yavaş gelişen ancak etkisi çok büyük ve çok geniş alanları kapsayan ve sinsi afet olarak bilinen kuraklıklara karşı hazırlıklı olunması ve kuraklık risklerinin olumsuz etkilerinin asgari düzeye indirilmesi amacıyla söz konusu afetlerin öncesinde, esnasında ve sonrasında alınacak tedbirler belirlendi.

Bu doğrultuda hazırlanan Sektörel Su Tahsis Planları ile su kaynaklarının içme ve kullanma, çevresel su ihtiyacı, zirai sulama, enerji ve sanayi gibi temel sektörler başta olmak üzere tüm sektörler için havza bazında paylaşımının sağlanması, geleceğe yönelik planlanması ve her sektörün ihtiyacı olan suyun adil bir şekilde karşılanması planlanmaktadır. Ülkemizde suyun ortalama %77'sini kullanan ve olası kuraklık koşullarından en çok etkilenmesi muhtemel olan tarım sektörüne yönelik olarak; en az sulama suyu kullanımı ile maksimum tarımsal üretim geliri elde edilmesi amacıyla Sektörel Su Tahsis Planları kapsamında optimum bitki deseni oluşturulmaktadır. 


 


SU, BÜTÜN SEKTÖRLERİN TEMEL HAMMADDESİ

Su, bütün sektörlerin temel hammaddesi olduğundan suyumuzun verimli ve sürdürülebilir kullanımı elzemdir. Bu noktadan hareketle iklim değişikliğinin su kaynaklarımız üzerinde oluşturduğu olumsuz etkiyi bertaraf etmek, her alanda suyumuzu verimli kullanıp kaynaklarımızın sürdürülebilirliğini sağlayarak gelecek nesillere aktarabilmek amacı ile Sayın Emine ERDOĞAN Hanımefendinin himayelerinde ve Sayın Bakanımız İbrahim YUMAKLI'nın liderliğinde 31 Ocak 2023 tarihinde “Ulusal Su Verimliliği Seferberliği" başlatıldı.

Yürütülen Seferberliğin yol haritası olarak "Değişen İklim Koşullarına Uyum Sağlama Çerçevesinde Su Verimliliği Strateji Belgesi ve Eylem Planı (2023-2033)" Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile yayımlandı. Belge kentsel, tarımsal, endüstriyel ve bütün sektörleri etkileyen su verimliliği bileşenleri kapsayan hedefleri, stratejileri ve bunları destekleyen 114 öncelikli eylemi içermektedir.

Bu kapsamda;

• İçme suyu sistemlerinde su kaybı oranını 2033 yılına kadar %25, 2040 yılına kadar ise %10 seviyesine düşürülmesi,

• Tarımsal sulamada mevcut durumda %51 olan sulama randımanının 2030'a kadar %60, 2050'ye kadar ise %65 seviyesine yükseltilmesi,

• Endüstriyel üretimde su kullanımlarının 2030 yılına kadar %30, 2050 yılına kadar %50 oranında verimli hale getirilmesi,

• Bireysel su kullanımının 2030 yılına kadar 120 L/gün, 2050 yılına kadar 100 L/güne indirilmesi ulusal hedefler olarak belirlenmiştir.

Söz konusu hedeflere ulaşılması için tüm alanlarda suyumuzun verimli ve sürdürülebilir kullanımına yönelik ilgili tüm paydaşlar ve sorumlu birimlerle birlikte çalışmalar yürütülmektedir.

Su verimliliği konusunda ülke genelinde yasal, idari ve teknik kapasiteyi güçlendirmek, su verimliliğini ulusal politikalara entegre etmek ve bireysel yaşam kültürüne dönüştürmek, sektörel su verimliliği rehberleri ile uygulamaları desteklemek, ulusal ve uluslararası iş birliği çalışmaları, eğitim organizasyonları ile kitle iletişimini hedefleyen bilgilendirici yayın ve tanıtım faaliyetleri yürütülmektedir.

Suyumuzun korunması ve verimli kullanılması daha temiz ve sürdürülebilir bir dünya bırakmak adına büyük önem taşıyor. "Her damla geleceğimiz için çok değerli" ilkesinden hareketle Su Yılımız bereketli olsun.